Spor Yaparken Sakatlıktan Korunma

Spor Yaparken Sakatlıktan Korunma

Spor yaparken sakatlıktan korunma sporda devamlılığı sağlayabilmek adına çok önemlidir. Sürekli ve uzun sürebilecek sakatlıklar, şimdiye kadar yapılmış bedensel faaliyetlerin boşa gitmesi anlamına gelebilir.

İster futbol oynayın ister halter kaldırın. Vücut geliştirmeci olsanız da masa tenisi oynasanız da, hangi spor dalında olursanız olun, uzun süreli sakatlık yaşamanız durumunda yaptığınız sporda köreleceksinizdir.

Sakatlıktan Korunma Nasıl Olur?

Sakatlıklardan korunmak için spora başlamadan önce iyice ısınmak şarttır. Spor bittikten sonra da soğuma hareketlerinin yapılması ihmal edilmemelidir. Bu sayede sakatlanma ihtimaliniz gerilerken sonraki idmanınız için de daha hazır bir bedene sahip olursunuz.

Bununla beraber sporda beslenmeye dikkat edilmemesi, gerekli proteinin, karbonhidratın ve yağın vücuda alınmaması da sakatlanma ihtimalini arttıracaktır. Spordan öncesinde ve muhakkak sonrasında yeterli besin vücuda girdiğinde sakatlanma ihtimali düşecektir.

Spor yaparken sakatlıktan korunma sanıldığı gibi basit bir olay değildir. Özellikle genç yaşlarda bedenin vermiş olduğu hissiyat, sakatlanmanın asla sizi bulamayacağını düşündürebilir. Ancak yeterli beslenme ve ısınma-soğuma hareketleri yapılmaksızın spor yapmaya devam ederseniz genç yaşınızda bile sakatlanabilirsiniz.

Vücuda Fazla Yüklenmek Sakatlık Getirir

Bedenin belli limitleri olacaktır. Bu limitleri aşma isteği hepimizde mevcut. Tabii ki bunun için bir ön hazırlık yapılarak vücut belli ölçülerde zorlanabilir. Bu sayede vücudun ilerlemesi ve gelişmesi kaçınılmazdır. Kademeli olarak bedenin limitlerine yaklaşmak, doğru bir beslenme ve antrenman programı ile, denildiği gibi ısınma ve soğuma da dikkate alınarak, mümkündür.

Spor yaparken sakatlıktan korunma ise bu limitleri bilerek hareket etmekte saklı. Limitleri bilerek ve isteyerek, buna bağlı olarak da ön hazırlık yaparak zorlamak gelişimi getirirken tam tersi bir durum da yıkım getirecektir. Vücudun hazırlıksız olduğu durumlarda limitleri zorlamak, yüksek ihtimalle sakatlıkları beraberinde getirecektir.

Sporun Amacını Unutmayın

Spor yaparken yönelmiş olduğunuz spor dalına bağlı olarak amaçlarınızı unutmayın. Bu şekilde sınırlarınızı bilerek istediğiniz alanda güçlenebilirsiniz. Dikkat etmişsinizdir ki bir sporcu hem çok iyi bir boksör olup aynı zamanda iyi bir basketbolcu olmaya çalışmaz. Çünkü özünde bunlar farklı disiplinlerdir. Tabii ki boks yapan biri basketbol oynayabilir. Ya da iyi bir yüzücü iyi bir golf oyuncusu olabilir. Yine de spor dallarının hepsinin özelinde bir antrenman ve beslenme programı ile yürüdüğünü unutmayın.

Bir golf oyuncusu günün 5 saatini golf oynayarak geçirebilirken profesyonel müsabakalara katılan bir vücut geliştirmeci her gün 5 saatten 5 gün antrenman yaparsa 6 gün dolduktan sonra sakatlanma ihtimali %80lere kadar çıkabilir. Kaldı ki bu kadar uzun süreli bir antrenmana vücut geliştirmecinin ihtiyacı olmaz.

Sonuç Olarak

Ne olursa olsun, ilgilendiğiniz spor dalında düzenli uyku, yeterli beslenme, doğru antrenman programı, düzenli antrenman saatleri olmadan başarıya ulaşmanız mümkün değildir. Başarıyı bırakın, sakatlanma ihtimaliniz çok yüksek olacaktır.

Bir kere sakatlandığınızda, vücudunuzun her hangi bir uzvu asla eskisi gibi sağlam çalışmaz. O yüzden bunu bilerek hareket etmelisiniz. Düşünün ki yıllarca kaslarınızı geliştirdiniz, herkes hayranlıkla sizin vücudunuzu övüyor. Sakatlık yaşadığınızda, özellikle uzun süreli sakatlıklarda emeğiniz boşa gidecektir. Emeklerinizin karşılıksız kalmadığı ve boşa gitmediği günler dilerim.

Sporla alakalı diğer yazılarım için buraya tıklayabilirsiniz.

Önceki İçerikMetabolizmayı Hızlandırmanın Doğal Yolları
Sonraki İçerikPersonel Devir Oranı (Turnover Rate) Nedir? Nasıl Hesaplanır?

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz